Fikri derinlik, fikri takip ve basın emekçileri… (1)
Neşe Doster
nesedoster@yahoo.com
Bu yazımı 2 bölümlük bir yazı dizisi olarak kurguladım. Yıllardır aralıksız yazdığım, “Tanyeri” sitesinin yayın yönetmeni Sn. Cahit Kılıç ne der bilmiyorum. Ama ben içimden gelenleri, kalemime dökülenleri yazmaya çalıştım. Sabrınıza teşekkür ederek iyi okumalar…
Yazıma başlarken! Mesleğine emek veren, gönül veren, gözdağına göz yummayan, kalemini satmayan, döneme göre pozisyon almayan, basın kariyerine gölge düşürmeyen, yağmurda, çamurda, karda, kışta, dağda, tepede, depremde, savaşta, karlı dağların başında haber kovalayan, sesi ve kalemi gür ve berrak olan basın emekçilerini selamlıyorum.
Okurların merak dürtüsünü daima diri ve uyanık tutan, yazın emekçilerini çok önemsiyor, bu yolu açan, örnek olan, öncü olan İlhan Selçuk’ları, Bekir Coşkun’ları rahmetle, özlemle anıyorum.
Fikri derinlik ve kalem namusu derken akla önce kimler mi gelir?
Fikri derinlik en çok kimlerde olmalıdır ve bu başlıkla kastedilen kimlerdir derseniz? Yanıtı uzun ve kapsamlı olur bu sorunun! Her daim güçlüden yana olarak destekleyenler, yandan- yöreden ayrılmayanlar, sorunları es geçip, bilmezden gelenler, görüp de başını çevirenler desek mi?
Ya da yağan yağmur gibi zamlardan, düşmeyen enflasyondan, işsizlikten, evde ekmek bekleyenlerden, çaresizlik içinde karısıyla kavga eden, bindiği toplu taşıma aracının şoförüyle atışan, çocuklarına bağıran, borç istediği ve alamadığı akrabalarıyla tartışan, pompalıya davrananları haber yaparken yanlı bir dil kullanan gazeteciler desek mi?
Gelelim basının sorumluluğuna…
Basının halkın haber alma özgürlüğüne katkı sağlarken! Ortama hâkim olan sessizliğe ses katması, kullandığı dille, akıl ve alın teri akıtarak yaptığı haberlerle, tercih ettiği beyanlarla, olup biteni yansız bir dille aktarması gerekmez mi? Kesinlikle…
Dahası kendilerinden önce yazılanlar ve yazanlar için, unutulmayanlar için, gözümüzü açan yazılar için, dile- yüreğe yapışıp kalan sözler için büyük ustalara şapka çıkararak ve saygı duruşunda bulunarak, onları unutturmaması gerekmez mi? Kuşkusuz…
Hal böyle iken; Kamuoyunu nasıl boş şeylerle tartıştırırım, nasıl yok yere davalar açarım, nasıl sık sık ekran karartırım, nasıl durmadan ekranlarda boş boş konularda tartışma programları yaptırırım derdine düşen siyasal iktidarın algı yönetimine dur demesi gerekmez mi? Hem de nasıl…
Yine asgari ücretliyi, öğrencilerin barınma ve beslenme sorununu, kadın cinayetlerini, sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti sık sık anlaşılır bir dille yansıtması ve gündemde tutması gerekmez mi? Sizce?
Kabul edelim ki siyasi iktidar; Enflasyonu, işsizliği, gırtlağına kadar borca batanları, evine ekmek götüremeyenleri, ekonomik krizi halkın gözünden nasıl kaçırırım, ülkedeki bütün teraziler bozukken nasıl pembe bir tablo çizdiririm konusunda son derece başarılı olduğunu yıllardır kanıtlarken onun yaptıklarını saklamak niye?
Ortalama 5 çocuğa sahip olan ve ülkelerine dönmeyi hiç düşünmeyen Suriyeli konuklarımız. Ülkemizi mültecilere ev sahipliğinde dünya birincisi yapan özverimiz! Dünya genelinde Suriyeli mültecilerin yüzde 98’ini ülkemizde ağırladığımız ulaşılmaz konukseverliğimiz! Neden sık sık manşet çekilmez?
Bize nur topu gibi dereceler kazandıran başarılarımız…
Yetkililerin yol haritasına bakınca! Dereleri kurutanlara, dağları oyanlara, ormanı yolanlara, ağacı kesenlere, sulak arazileri çalanlara, yeşile düşman olanlara, doğayı çimentoya boğanlara uygulanmayan yasalara bakınca! Bu acımasızlığı yönetim katında duymayanları görünce! Üzerinde ciddiyetle durulup düşünülmesi gereken bu kadar önemli konular varken bu tepkisizlik niye diye sorması gerekenlerini sessizliğine tanık olunca! İnsan yüreğinin taşıyabileceğinden çok daha ağır bir tabloyla yüzleşirken, yazılıp çizilenleri okuyunca!
Okur yorumlarını ve uyarılarını dikkate alan! Yılların habercilik ve yazarlık eleğinden titizlikle ve alnının akıyla çıkan! Soruların ve sorunların peşini bırakmaya niyeti olmayan! Basın emekçilerini gel de alkışlama!
Eli öpülesi Cumhuriyet öğretmenlerinin elinde yoğrulan, önüne hedefler koyan, hayallerinin peşinden koşan, çok çalışan, çok çabalayan, cesaret eden, yılmayan, aşkla öğrenen, heyecanla paylaşanları gel de alkışlama!
Doğduğu yerin, ülkesinin niteliklerini anlamaya çalışan, yöresel değerlerini önemseyen ve önceleyen, yeri geldiğinde kullanabilen, doğduğu toprakların hikâyesini unutmayan, yerel örneklerle bağ kurabilen, bunu yazılarına, konuşmalarına, kitaplarına taşıyanları gel de önemseme!
Ülkemizde gazeteci olmanın, ödünsüz olmanın bile başlı başına bir meydan okuma olduğunu, birden fazla önyargıyla savaşmak zorunda kalındığını, nedensiz yargıları, örülen duvarları, çekilen setleri yıkmak için büyük çaba gerektiğini bilen biri olarak gel de bu çabayı görmezden gel.
Aldırttıkları sinirleriyle yaşam geçidinde yüksek perdeden atanların her daim sınırları zorlayan çıkışlarını gördükçe! Gel de hırpalanarak, çabalayarak bir yerlere gelenlerin emeğini ve çilesini unut!
Kural tanımazlık, vurdumduymazlık, halkı önemsememe, empatiden yoksun olma gibi, yanlı, yanlış ve taraflı uygulamalar alıp başını gitmişken bunları yok sayanların geldiği ve getirildiği yeri görünce gel de saç baş yolma!
İlham veren yazı ve haberleriyle, direnç ve umut aşılayan! Karanlık tünellere dalıp, dibe vurduğunda kendini daha iyi tanıyıp test eden, iç sesinin her zaman doğruyu söylediğine inananların verdiği mücadeleyi gel de unut!
Birinci bölümün bitiminde demem o ki; Israrla ve inatla haber izleyen, haber yaparken kararlı ve dik duran, durmadan, usanmadan, yorulmadan halkın haber alma hakkına umut, güven, huzur vermek için çabalayan ve bu koşullarda bile sakinliğini koruyanları gel de örnek alma!
Not: Yazı dizimin ikinci bölümünü okumak için Pazartesi gününü bekleyeceksiniz…
YORUMLAR
Cahit Kılıç
Tanyeri sitesinin yayın yönetmeni, size, basın emekçilerine karşı vefanızdan ve kadir kıymet bilirliğinizden dolayı, takdirlerini, tebriklerini ve hürmetlerini sunuyor efendim.
Füsun Gürman
Neşe hanım merhaba. Yazınızı okudum. Elinize sağlık. “Tam bir basın nasıl olmalı?” Yazısı yazmışsınız. Pazartesi gününü iple çekiyoruz. Çok teşekkürler.
HABER LİSTESİ
-
01
Bay-Bayan ve BaykuşHakan Akpınar hakanakpinar227@gmail.com Tarihte yalnızca büyük medeniyetler kurmuş halkların mitolojileri vardır. Çin Seddi’nden Avrupa içlerine kadar uzanan geniş coğrafyayı kendilerine yurt yapan Türkler de sadece bir halk değil, aynı zamanda tarihin en eski ve büyük medeniyetlerinden biridir. Türk Mitolojisi, kökleri tarihin başlangıcına uzanan kadim Türk medeniyetinin eseridir. Cumhuriyetimizin kurucusu olan büyük Atatürk, ülkemizi “muasır medeniyetler” […]
-
02
Gazeteci ve televizyoncu Deniz Arman hayatını kaybetti0 Ünlü gazeteci ve televizyoncu Deniz Arman hayatını kaybetti. Televizyoncu ve gazeteci Deniz Arman yaşamını yitirdi. Arman’ın vefat haberini gazeteci Özay Erad paylaştı. Deniz Arman’ın cenazesi 25 Ocak Cumartesi günü Beşiktaş Vişnezade Camisinde öğle namazının ardından toprağa verilecek. Akciğer kanseri tedavisi görüyordu Usta gazeteci 63 yaşındaki Arman’ın yaklaşık iki aydır Çam ve Sakura Hastanesi’nde akciğer kanseri nedeniyle tedavi gördüğü […]
-
03
Kremlin: Putin, Trump’la görüşmeye hazır* Başkan Trump’ın Ukrayna’daki çatışmayı sona erdirmek için Putin’le görüşmek istediğine dair açıklamaları peş peşe gelirken Kremlin’den yapılan açıklamada Washington’dan somut sinyal gelmediğine dikkat çekildi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ABD Başkanı Donald Trump’la görüşmeye hazır olduğunu ve Washington’dan somut sinyal beklediğini söyledi. Gazetecilerin olası Putin-Trump görüşmesiyle ilgili sorularını yanıtlayan Peskov, “Putin, Devlet Başkanı Trump’la konuşmaya hazır. Biz […]
-
04
Trump Davos’ta: NATO’ya savunma hedefi, AB’ye gümrük vergisi uyarısıTrump Davos’ta, NATO müttefiklerinden yüzde 5’lik savunma bütçesi hedefine uymalarını talep ederken, ABD’de üretim yapmayan şirketleri gümrük vergileriyle tehdit etti. ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’a döndükten sonra yaptığı ilk önemli uluslararası konuşmada, ikinci döneminde ticaret, savunma ya da küresel diplomasi konularındaki tutumunda herhangi bir yumuşama olmayacağını açıkça ortaya koydu. Perşembe günü Davos’taki Dünya Ekonomik […]
-
05
Meral Akşener’in cumhurbaşkanı yardımcısı olacağı yalanlandıEuronews Türkçe’ye konuşan Meral Akşener’in danışmanı, eski İYİ Parti liderinin cumhurbaşkanı yardımcısı olacağı iddiaları için ‘Yanlış bile değil, tamamen yalan’ ifadelerini kullandı. Euronews Türkçe’nin Perşembe günü ulaştığı Meral Akşener’in danışmanı, eski İYİ Parti liderinin “siyaseti bıraktığını” belirtti ve cumhurbaşkanı yardımcısı olacağı iddialarının yalan olduğunu açıkladı. Akşener’in danışmanı verdiği demeçte, “Cumhurbaşkanı yardımcısı olacağı iddiaları yanlış bile […]