Güney Kore’de sıkıyönetim ilan edildi, meclis önünde protestolar var

Siyasi gözlemciler, Yoon’un siyasi saldırıları savuşturmak için antidemokratik bir taktik olarak sıkıyönetim ilan ettiğini söylüyor.

Sıkıyönetim siyasi süreçleri askıya alarak devlet başkanına önemli yetkiler veriyor.

Güney Kore medyasına göre yeni atanan sıkıyönetim komutanlığı protesto yürüyüşleri de dahil tüm siyasi faaliyetleri yasakladı.

Bir süredir grevde olan stajyer doktorların işlerinin başına dönmeleri emredildi.

Sıkıyönetim ilan edilmesinin ardından meclis binasının önüne polis ve askerlerin geldiği aktarıldı.

Ancak hem Yoon’un Halkın Gücü Partisi hem de muhalefetteki Demokrat Parti’nin sıkıyönetime karşı olduğu belirtiliyor.

Meclisteki partiler sıkıyönetimi veto eden bir kararı oyladı.

BBC muhabiri Jake Kwon, gelişmelerin ardından meclis binasının önünde toplanan kalabalığın “Sıkıyönetime hayır” sloganları attığını aktardı.

Burada göstericiler ve polis arasında çatışmalar da yaşandı.

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Kurt M. Campbell, “büyük endişeyle” izlediklerini söyledi.

Campbell, siyasi anlaşmazlıkların barışçıl ve hukukun üstünlüğüne uygun yollarla çözüleceğini umduklarını ifade etti.

Şimdi ne olacak?

Yoon’un açıklaması pek çok kişiyi hazırlıksız yakaladı ve şu anda durum çok hızlı gelişiyor.

Muhalefet halkı meclis önünde protesto gösterisi düzenlemeye çağırdı ve büyük bir kalabalık toplandı.

Güney Kore’de barışçıl kitlesel gösteriler yaygın ve daha önce hükümetlerin değiştirilmesinde de etkili oldular.

Ana muhalefetteki Demokrat Parti, salı gecesi derhal tüm milletvekillerine Ulusal Meclis’te toplanma çağrısında bulundu.

Güney Kore yasalarına göre hükümet, meclisteki çoğunluğun oylamada talep etmesi halinde sıkıyönetimi kaldırmak zorunda.

Aynı yasa sıkıyönetim komutanlığının milletvekillerini tutuklamasını da yasaklıyor.

Ancak polis otobüsleri, milletvekillerinin meclise ulaşmasını engellemek için binanın önüne bir barikat oluşturdu.

Yoon Suk Yeol kimdir?

Güney Kore’de Mart 2022 seçimlerinde iktidara gelen Yoon Suk Yeol, bir yıl öncesinde geniş çaplı bir yolsuzluk skandalına dahil olan eski muhafazakar cumhurbaşkanı Park Geu-hye’ye başarılı şekilde açtığı dava ile popülerlik kazandı.

Yoon, seçim kampanyası boyunca sık sık pot kırdığı için eski ABD Başkanı Donald Trump’a benzetildi.

Örneğin 1980 yılında düzenlenen bir gösteride protestoculara toplu katliam ile suçlanan eski başkan Chun Doo-hwan için “İyi bir siyasetçi” tanımlamasını kullandı.

Güney Kore, gelişmiş dünyada en kötü kadın hakları siciline sahip ülkelerden biri.

Yoon ise Cinsiyet Eşitliği ve Aile Bakanlığı’nı yürürlükten kaldıracağını taahhüt etti, ülkedeki düşük doğum oranlarının sebebini giderek yükselen feminist hareketi olarak gösterdi.

Yoon, seçim kampanyası boyunca Kuzey Kore’nin olası saldırısına karşı yeni teknolojiler geliştireceğini söyledi.

Ayrıca Kuzey Kore’de Kim Jong-un’un rejimine karşı uygulanan yaptırımları desteklediğini ilan etti.

Yoon aynı zamanda Çin’e karşı da daha sert bir tavır almak istediğini söyledi.

Çin’in büyümesini ve bölgedeki hakimiyetini kontrol altında tutmayı amaçlayan ABD Avustralya, Hindistan ve Japonya arasında Quad adıyla bilinen Dörtlü Güvenlik Diyalogu ile daha yakın şekilde çalışmak istediğini de ifade etti.