İran’dan Üçlü İttifak Açıklaması

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Behram Kasımi bugün düzenlediği haftalık basın toplantısında, gazi diplomat Muhammediyan’ın şehadetinden dolayı ailesine başsağlığı diledi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü ayrıca, Hazreti İsa Mesih’in kutlu doğum gününü ve Christmas’i dünya halkı ve İranlı Hristiyanlara kutladı.

Dışişleri Sözcüsü sözlerinin devamında; Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Tahran’a geleceğine işaretle, ikili ilişkilerin olumlu olduğunu ve devam edeceğine işaretle, Macron’un ziyareti için herhangi bir ön şartın ileri sürülmediğini kaydetti.

Kasımi; Fransız yetkililer tarafından son sıralarda İran hakkında yapılan yersiz açıklamalara zamanında tepki gösterildiğine işaretle, İran ile Fransa birçok konuda ortak görüşlere sahip olurken, bazı konularda görüş ayrılığı yaşandığını ifade ederek, mali konular yanı sıra bölgesel meselelerle ilgili konuşulması gereken birçok konunun olduğunu çünkü onların yanlış bilgiler ve telkinler etkisi altında konuştuklarını ifade etti. Fransızlara İran’ın terörizmle mücadeledeki rolünü hatırlatacaklarını vurguladı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü; Fransız yetkililerinden İran’ın bölgedeki yaptıklarını anlayarak, başkalarının hoşuna gitmek için açıklamalarda bulunmamalarını istedi.

Pakistan’da terörle mücadele konulu konferansın düzenlenmesine de dikkat çeken Kasımi; İran’ın Pakistan ile ilişkilerini iyi olarak niteledi, barış ve istikrara katkı için kendi görüşlerini her fırsatta dile getirdiklerini kaydetti.

İran Dışişleri Sözcüsü, BM Güvenlik Konseyi’nde Kuzey Kore’nin kınanması hakkında ise; Kore Yarımadası krizinin şiddetten uzak huzurlu bir ortamda çözülmesini temenni etti. Trump’ın dünyadaki yanlış politikalarının gerilim ve terörizmin artmasına neden olduğunu belirtti.

BM Genel Kurulu’nun Trump’ın Kudüs kararını reddeden kararına da temas eden Kasımi; Bu kararın ABD’nin dünyada izole olduğunu gösterdiğini kaydetti.

Kasımi, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’yle Pervizhan Sınır Kapısının yeniden açılması hakkında ise; “Bir, iki sınır açık, karar tüm sınırların açılması yönünde.” ifadesini kullandı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kudüs ile ilgili olarak da; Filistin ülküsü ile ilgili İran’ın tutumunun belli olduğunu, diplomatik ve konvansiyonel yollardan Filistin halkına yardıma ve Trump’ın konvansiyonel olmayan girişimine karşı koyma çabalarına devam edeceklerini kaydetti. İşgal sürdüğü müddetçe, direnişin de devam edeceğinin altını çizdi.

Dışişleri Sözcüsü, ABD’nin yeni stratejisi ve İran’ı tehdit olarak göstermesi ile ilgili olarak da, Trump’ın bölgede teröristlerin üst üste aldığı yenilgiler yüzünden öfkeli olduğunu ifade ederek, ABD’nin yeni stratejisinin muhtevasız, sıra dışı ve itina edilmeyecek türden olduğunu ve İran İslam Cumhuriyeti’nin bölge ve dünyadaki mantıklı ve hassas politikaları üzerinde etkili olmayacağını belirtti.

Trump’ın Kudüs kararına küresel tepkilere dikkat çeken Kasımi; İstanbul Zirvesi’nde İran’ın karşı olduğu hususların tescillendiğine vurguladı.

Soçi’de Suriye Ulusal Kongresi’nin düzenlenmesine de dikkat çeken Dışişleri Sözcüsü; “ABD katılacak mı değil mi bilmiyorum. Birçok ülke gözlemci statüsüyle katılma talebinde bulunmuştur. Şu ana kadar 3 ülke arasında gözlemci olarak yeni bir üyenin alınması konusunda bir anlaşma yapılmış değil.” açıklamasında bulundu.

Dışişleri Sözcüsü, Amerika senatosundan bazı üyelerin, İran’ı nükleer anlaşmayı ihlal etmekle suçlamaları hakkında ise; bu sözleri ciddiye almamak gerektiğini, Senato veya Kongre üyelerini hakim olarak görmediklerini, nükleer anlaşma ile ilgili sadece bir hakimin olduğunu ve o da UAEA olduğunu vurguladı.

İşgal rejimi İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun İran karşıtı sözlerine de tepki gösteren Kasımi; bu sözlerin yeni olmadığını, onların sürekli kendi girişimlerini haklı göstermek için bu tür açıklamalarda bulunduğunu ifade etti.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü; Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un bölge meseleleri için Tahran, Moskova ve Ankara üçlü ittifakının kurulması ile ilgili öneriye işaretle, söz konusu iki ülke ile İran’ın ilişkilerinin belli olduğunu Astana süreci ve Suriye ve terörizmle mücadele konularında bu işbirliğinin süreceğini belirtti, ancak söz konusu üçlü ittifak önerisini resmen teslim almadıklarını vurguladı.