Bölgedeki iki güvenlik kaynağı ve bir Suriyeli güvenlik kaynağı Salı günü yaptıkları açıklamada, İsrail ordusunun Suriye’nin güneyine yaptığı saldırının başkent Şam’ın yaklaşık 25 km güneybatısına ulaştığını söyledi.
Suriyeli güvenlik kaynağı, İsrail birliklerinin İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri’ni Suriye’den ayıran askerden arındırılmış bölgenin doğusunda, Suriye topraklarının 10 km içerisindeki Katana’ya ulaştığını belirtti.
İsrail ordusu ise gelişmelere dair yorum yapmayı reddetti.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise, İsrail hava kuvvetlerinin isyancıların hafta sonu Esad’ı devirmesinden bu yana Suriye genelinde 300’den fazla hava saldırısı gerçekleştirdiğini açıkladı.
İngiltere merkezli gözlemevi ve Suriye’de muhabirleri bulunan Beyrut merkezli Mayadeen TV, İsrail birliklerinin Lübnan sınırının Suriye tarafında ilerlediğini aktardı.
Bu haberleri bağımsız olarak teyit etmek mümkün olmadı.
İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, saldırıların araştırma merkezleri, silah depoları, havaalanları ve uçak filoları dahil olmak üzere bir dizi yeri hedef aldığını bildirdi. Ayrıca hava savunma sistemleri devre dışı bırakıldı ve bazı tesisler çalışamaz hale getirildi.
Vurulan yerler arasında daha önce de hedef alınan Barzeh Bilimsel Araştırma Merkezi de dahil olmak üzere Hama ve Şam’daki araştırma tesisleri de vardı.
Bu tesis 2018 yılında Suriye’nin kimyasal silah programı iddialarına yanıt olarak ABD öncülüğündeki koalisyon tarafından vurulduğunda dikkatleri çekmişti.
Şam’da bir Associated Press muhabiri, Barzeh tesisinden dumanların yükseldiğini ve patlamaların silah depolama alanlarını da vurduğunu gördü. Başkent genelinde şiddetli patlama sesleri duyuldu.
Suriye Gözlemevi’ne göre, kıyı kenti Lazkiye’de hava saldırıları Suriye’ye ait bir hava savunma tesisine, donanma gemilerine ve liman yakınlarındaki depolara zarar verdi.
Gözlemevi, Suriye’nin güneybatısındaki Dera’da, saldırıların batı ve kuzey kırsalındaki askeri mevzileri ve depoları vurduğunu ve iki kişinin ölümüne neden olduğunu ekledi.
Pazartesi günü erken saatlerde İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, operasyonların düşman gruplar tarafından kullanılmasını önlemek için şüpheli kimyasal silah sahalarını ve uzun menzilli roket tesislerini hedef aldığını söyledi.
Ne olmuştu?
Suriye’de 13 yıldır devam eden iç savaş, HTŞ ve diğer muhalif grupların son 12 günlük operasyonunun ardından Esad ailesinin 54, Baas Partisi’nin 61 yıllık iktidarının bitişiyle sonuçlandı.
Ülkenin kuzeybatısında, İdlib’de konumlanmış ve yaklaşık 4 milyonluk bir nüfusu idare ettiği belirtilen HTŞ tarafı, 27 Kasım Çarşamba günü sabahı Türkiye’nin de desteklediği Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) yardımıyla, Şam’daki Suriye hükümetine ve ordusuna karşı “Saldırganlığı Caydırma – Rad’ul Udvan” operasyonunu başlattı.
Hızla ilerleyen muhalifler 28 Kasım’da Halep’i Şam’a bağlayan otoyolu kesti, aynı gün 46. Alay Üssü’nü ve en az 8 köyü ele geçirdi.
29-30 Kasım tarihlerinde ülkenin en büyük ikinci kenti Halep, muhaliflerin elindeydi. Bu gelişme sonrası Rus ve Suriyeli savaş uçakları, 2016’dan bu yana ilk kez, 2024’te muhaliflerin ele geçirdiği düşünülen mevzileri bombaladı.
HTŞ’nin kontrolündeki muhalif gruplar 4 Aralık’ta Hama, 7 Aralık’ta Humus ve 8 Aralık’ta Esad’ın ülkeyi yönettiği Şam’ı ele geçirdi.
Bu gelişmelerden sonra Esad, Rusya’nın “insani gerekçelerle” tanıdığı sığınma hakkı kapsamında ailesiyle beraber Moskova’ya uçtu.
HTŞ lideri Colani veya gerçek adıyla Ahmed Hüseyin el-Şara ise aynı gün Suriye devlet televizyonunda Esad’ı devirdiklerini açıkladı.