Türkiye, İran ve Rusya dışişleri bakanlarının Cumartesi günü Katar’ın başkenti Doha’da gerçekleşecek 22. Doha Forumu vesilesiyle bir araya gelerek Suriye’de muhalif güçlerin hızlı ilerleyişi konusunda görüşeceği öğrenildi.
Reuters’a konuşan bir Türk yetkili, üç bakanın katılacağı forumda Astana süreci çerçevesinde bir araya gelmesinin beklendiğini belirtti.
Suriyeli muhalifler 27 Kasım’da başlattıkları saldırılarla, 13 yıl önce başlayan iç savaştan bu yana savaş alanındaki en büyük kazanımlarını elde ederek Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a sarsıcı bir saldırı başlattı.
Yıllarca cephe hatlarının ardında kilitli kaldıktan sonra isyancılar, geçen hafta kuzeydeki Halep’i ele geçirip ardından da güneye Hama’nın merkezine kadar ilerleyerek stratejik merkezi ilk kez kontrol altına aldılar.
Türkiye, Rusya ve İran, Suriye’de barışı konu edinen Astana toplantıları kapsamında Suriye’nin geleceği konusunda üçlü formatta düzenli görüşmeler gerçekleştiriyor.
NATO üyesi olan Türkiye, Suriye’deki siyasi ve silahlı muhalefeti desteklerken, Rusya ve İran ise Esad’a destek veriyor.
Astana toplantıları, 2017 yılında Türkiye, Rusya ve İran’ın garantörlüğünde başladı. Süreç, adını ilk toplantıların düzenlendiği Kazakistan’ın başkenti Astana’dan (günümüzde Nur-Sultan olarak da biliniyor) aldı.
Bu zamana kadar toplamda 22 kez düzenlenen toplantılarından sonuncusu ise Suriye’de muhalif militanların yeniden saldırıya geçmesinden iki hafta önce Astana’da düzenlenmişti.
Bu görüşmelere ayrıca Şam yönetiminin ve muhalefetinin temsilcileri de katılıyor.
Bakan Fidan, 2 Aralık’ta İranlı mevkidaşı Arakçi ile Ankara’da bir araya gelmiş ve ardından düzenlenen ortak basın toplantısında İran ile koordinasyonu sürdüreceklerine vurgu yapmıştı.
Fidan, “Biz Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin korunmasını her zaman destekledik. Bundan sonra da destekleyeceğiz,” ifadelerini dile getirmişti.
Aynı zamanda Suriye’de rejim ile muhalefet arasında diyalog olması gerektiğine vurgu yapan Bakan Fidan, “Suriye’de istikrarın olması önemli. Bundan sonra bütün bölgesel ve diğer aktörlerin yapması gereken, rejim ile muhalefet arasındaki diyalog kanallarının açılması ve sahici bir çözüm alanının bulunması daha fazla kan ve gözyaşının yıkımın önlenmesi,” demişti.
27 Kasım’da çatışmaların yeniden başlamasından sonra Ankara, Esad’ı siyasi bir çözüm için Suriye halkı ile birlikte hareket etmeye çağırdı.
Suriyeli muhalif isyancıların yeniden hareketlenmesinde ve ilerleyişinde bir dahli olduğu iddialarını reddeden Türkiye, sınırlarına doğru ilerleyen yeni bir göçmen dalgası ile karşılaşmak istemediğini ifade ediyor.
