11. Yargı Paketi Adalet Komisyonu’nda kabul edildi
Komisyon’da kabul edilen 11. Yargı Paketi’nde kadın cinayeti ile cinsel istismar suçundan hüküm giyenler Covid-19 düzenlemesi olarak bilinen erken tahliye ve denetimli serbestlik uygulamasından yararlanamayacak.
TBMM Adalet Komisyonunda, kamuoyunda “11. Yargı Paketi” olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, oy çokluğu ile kabul edildi.
AKP tarafından hazırlanan 11’inci Yargı Paketi’ne ilişkin görüşmeler Komisyon Başkanı AKP İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel başkanlığında yapıldı. Adalet Komisyonu üyesi milletvekilleri, teklif hakkındaki görüş ve değerlendirmelerini Komisyon’a sundu.
Pakette, pandemi döneminde getirilen erken tahliye ve denetimli serbestlik uygulamasının yeniden devreye girmesine ilişkin bir madde yer alıyor. Ancak, Komisyon’da 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle hükümlü olanların, Covid-19 düzenlemesiyle getirilen üç yıl daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve/veya denetimli serbestliğe ayrılma imkânından yararlanmasını öngören 27’nci maddesinde değişiklik yapıldı.
Covid-19 tahliyelerinde kapsam daraltıldı
AKP tarafından verilen önergede söz konusu maddenin, alt soy ve üst soya, kardeşe, eşe, boşanılan eşe, kadına, çocuklara, beden veya ruh bakımından kendisini savunmayacak kişiye yönelik kasten öldürme, cinsel saldırı ile çocuğun cinsel istismarı suçlarının, düzenleme kapsamından çıkarılması istendi. Komisyonda, Covid-19 düzenlemesi bu değişiklik ile kabul edildi. Düzenlemeden yasalaşması halinde 55 bin kişinin yararlanacağı belirtiliyor.
Bu düzenlemenin ilk hali ile kadın cinayetlerinden ve cinsel istismar suçlarından hüküm giyenlerin de cezaevinden tahliye edilebilecek olması kadın hakları savunucularının tepkisine yol açmıştı.
Muhalefetten “sansür düzenlemesi” eleştirisi
11’inci Yargı Paketi’nde internete “keyfi kısıtlamalar getirileceği” iddia edilen maddeler de yer alıyor.
Görüşmelerde muhalefet vekilleri, internet ortamında yapılan yayın yoluyla işlenen suçlara ilişkin Sulh Ceza Hâkimliği’nin ayrıntılı incelemeye gerek olmaksızın, ihlalin ilk bakışta anlaşıldığı hâllerde 24 saat içinde karar vermesini, Türkiye’den günlük erişimi 10 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıların içeriği çıkarmama direnci göstermesi halinde, ilgili kişinin talebi üzerine internet trafiği bant genişliğinin kademeli olarak (yüzde 50’den yüzde 90’a kadar) daraltılmasının öngörüldüğü 30, 31, ve 32’nci maddelerini “sansür düzenlemesi” olarak değerlendirdi.
CHP Antalya Milletvekili Aliye Coşar, “İçeriğin siteden kaldırılması yerine internet ortamından kaldırılması şeklindeki düzenleme ile yetki genişletilmiştir. Bu haliyle yapılan değişiklikler internetteki sansürü genişletme yetkisi tanımaktadır. Bu düzenleme Anayasa’ya aykırıdır. Kanun teklifinden çıkartılmalıdır” dedi.
DEM Parti Van Milletvekili Zülküf Uçar da erişim engellemelerinin ifade özgürlüğünü ihlal edeceğini belirterek söz konusu maddelerin düzenlemeden çıkartılmasını talep etti.
DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan ise maddelerin gazetecilere yönelik baskının daha da artmasına neden olabileceğinin altını çizdi.
Muhalefet vekilleri, 1 Ocak 2016 öncesine ait ödenmemiş GSS primleri ve gecikme zammının tahsilinden vazgeçilmesinin öngörüldüğü 29’uncu madde hakkında da eleştirilerini dile getirdi. Vekiller, 2026 yılında söz konusu borçların zaten zaman aşımına uğrayarak silineceğini bu yüzden iktidarın bu maddenin geçmesi takdirinde “biz borçları sildik” şeklinde propaganda maksadıyla kullanılacağını savundu.
Teklif, TBMM Genel Kurulu’nda da görüşüldükten sonra yasalaşacak.
Kaynak: DW Türkçe
-
Doç. Dr. Çağlar Erbek: Dünyanın Değişen Çekim Noktaları ve Türkiye’nin Yeni Rolü
-
NASA, Mars seyahati için Ölüm Vadisi’ne drone gönderdi
-
Yunan parlamentosu, İsrail’den roket sistemi alımını onayladı
-
ABD ordusu, ‘Güney Mızrağı’nda bir tekneyi daha vurdu: Dört kişi öldü
-
Macar mimarların ‘Doğu’ya yolculuğu İstanbul’da sergileniyor
-
Rusya’dan Merz’e alaycı yanıt: Siz oyunda değilsiniz
