Bilim dünyası açıkladı: Kedilerin kökeni Türkiye
Modern evcil kedilerin ve antik dönemden kedi kalıntılarının DNA’larını inceleyen bilim insanları kedilerin kökenine dair daha önce bilinmeyen gerçekleri ortaya çıkardı.
Nature Ecology&Evolution dergisinde yer alan analizde günümüzdeki kedilerin iki esas genetik soyundan geldiği belirlendi. Uzmanlar Felis silvestris lybica isimli vahşi kedilerin günümüzdeki kedilerin atası olduğunu açıklarken, bu kedilerin Anadolu’dan 10.000 yıl önce dünyaya yayıldığını ifade etti.
Norveç’te bulunan Oslo Üniversitesi ve İngiltere’nin saygın eğitim kurumlarından York Üniversitesi’nin ortak çalışmasında bilim insanları Claudio Ottoni ve Laura Llorente birlikte çalıştı.Bilim insanları kedilerin başlangıçta “kendi kendilerine evcilleştiğini” söylerken, “Çiftçilerin yanında zaman geçiriyor ve köylerde ufak kemirgenleri yiyorlardı. İnsanlarla ilişkileri iyiydi” yorumunu yaptı. Kedilerin geldiği ikinci kol ise Mısır’dan geliyor. Antik Mısır’da kedi nüfusunun yaygınlaştığını vurgulayan bilim insanları, MÖ 800’de bulunan kalıntıları inceleyerek bu kedilerin Akdeniz’de hızla yaygınlaştığını ve bazı bölgelerde Türk kedileri geride bıraktığını söyledi.
Uzmanlar kedilerin dünyaya Vikingler tarafından yayıldığını söylerken, “Baltık Denizi’nde 7. yüzyılda ölen bir kediyi incelediğimizde genetiğinin Mısır kökenli kedilerle aynı olduğunu fark ettik” dedi.
Genetik incelemeleri tamamlayan uzmanlar günümüzdeki evcil kedilerin ağırlıklı olarak antik Mısır ve Türkiye’den kedilerin genlerini aldığını açıkladı.
***
Böylelikle bizim Zefir beyin (fotoğraftaki) Türklüğünde şek-şüphe kalmadı…
HABER LİSTESİ
-
01
İsrail Siyonizmi ve BOPHakan Akpınar hakanakpinar227@gmail.com ABD, 2003 yılında Irak’ı işgal ettikten sonra Ortadoğu’da akan kan hiç durmadı… Taliban’ın 11 Eylül 2001’de iki Amerikan yolcu uçağını kaçırıp New York’taki İkiz Kuleler’i yerle yeksan etmesinin ardından Washington Yönetimi, bu bahane ile önce Afganistan’ı, sonrasında Irak’ı işgal ederek yüzbinlerce sivilin ölümüne sebep oldu. “Sebep oldu” dedik; ama sözün gelişiydi o… […]
-
02
Paşinyan: Rusya ve Ermenistan arasında aktif bir siyasi diyalog varErmenistan Başbakanı Paşinyan, Erivan ve Moskova arasında son dönemde aktif bir siyasi diyalog bulunduğunu belirtti. Moskova’da düzenlenen Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Liderler Zirvesi marjında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le yaptığı görüşmenin basına açık kısmında konuşan Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, iki ülke arasındaki siyasi diyaloğa vurgu yaptı. Paşinyan, “Son aylarda oldukça aktif bir siyasi diyalog yürüttüğümüzü belirtmekten büyük mutluluk duyuyorum. Rusya Başbakan […]
-
03
Türkiye’de son yedi yılda ‘şüpheli kadın ölümleri’ yüzde 82 arttı1.441’i son 7 yılda şüpheli ölüm olmak üzere ve 2010’dan bu yana gerçekleştirilen kadın cinayetleri ile birlikte toplamda 5.696 kadın hayatını kaybetti. “Kadın cinayetleri” ile “kadınların şüpheli ölümlerine” ilişkin raporlar hazırlayan “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu” verilerine göre, Türkiye’de 2017 ile 2023 yılları arasında “şüpheli kadın ölümleri” yüzde 82 artış gösterdi. 2010 yılında yaşanan Münevver Karabulut cinayetinin ardından […]
-
04
John Hopfield ve Geoffrey Hinton 2024 Nobel Fizik Ödülü’nü kazandılar…Fizik ödülü, bu hafta ve önümüzdeki hafta açıklanacak altı Nobel Ödülü’nden ikincisi. 2024 Nobel Fizik Ödülü, yapay sinir ağlarıyla makine öğrenimini mümkün kılan keşifleri dolayısıyla iki biliminsanına verildi. Bu yılki ödülün sahipleri Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) Princeton Üniversitesi’nden John Hopfield ve Kanada’daki Toronto Üniversitesi’nden Geoffrey Hinton oldu. İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi Genel Sekreteri Hans Ellegren […]
-
05
Fikir disiplini…Han Ayvaz Adıgüzel hanayvazadiguzel@gmail.com Ülkemizde Türk milliyetçiliği konusu bölünmüş bir disiplin halini aldı fakat kimseden evet veya red onayı gelmiyor. Görüş belirtmeme devam eden tarihi hastalığımız olsa gerek. Bu durum bize yanlış sunulan İslam anlayışından geçmiştir. “Neuzibillah cehenneme giderim” korkusunun getirdiğidir bu. Korku, Türk’ün iliklerine işlemiş ama yaşadığı ezilmişliğe, yoksulluğa ve uğradığı hakarete cehennem diyemiyor, […]