Kıbrıs Beş’ten büyüktür
Ercan Çitlioğlu
Önümüzdeki günlerde Katar ve İran gibi yeni sürprizlerle karşılaşılmazsa Türkiye’nin önünde iki kritik tarih bulunuyor.
Eğer gerçekleşirse 28 Haziranda Cenevre’de toplanacak “Beşli Konferans” ve IBKY tarafından 25 Eylülde yapılacağı açıklanan “Bağımsızlık Referandumu”.
Başlangıcından günümüze her defasında çöken ve her defasında küllerinden yeniden diriltilen Kıbrıs sorununa çözüm müzakerelerinde olumlu ya da olumsuz sona yaklaşıldığı söylenen şu günlerde tarafların pozisyonları netlik kazanmış durumda.
2017’de GKRY’de yapılacak Başkanlık seçimlerine adaylığı kesinleşen Anastiadis’in taktiği Rum tarafını Annan Planı’nın üzerinde kazanımlarla tatmin edememesi halinde müzakereleri olabildiğince uzatmak ya da Türk tarafını suçlayacak bir zemin yaratarak masayı devirmek..
Aanastiadis’in müzakereleri uzatmak istemesinde bir ayrı neden de Fransız Total ve İtalyan Eni şirketleri ile imzalanan anlaşma gereği Türkiye ile GKRY arasında Münhasır Ekonomik Bölge konusunda ihtilaflı 6’ncı parselde 13 Temmuz’da kuyu açma çalışmalarına başlanacak olması.
Anastiadis’in umudu, Rumların bu konuda tek taraflı adımlarından rahatsızlığını defalarca açıklamış olan Türkiye’nin sert bir tepki vermesi ve Türk tarafını suçlayarak müzakereleri bir kez daha çökertme fırsatını yakalaması.
Türk tarafı ise 28 Haziran Beşli Konferansını, Anastiadis’in sıkışmışlığı nedeniyle köprüden önce son çıkış olarak gördüğünü kayda geçirerek görüşmeleri kısa sürede sonlandırmadan ya da çözüme ulaşmadan Cenevre’den ayrılmamaktan yana…
Güvenlik ve garantiler
Konferansın ana konusu ise Türk askerinin adada varlığını ifade eden Güvenlik ve Türkiye’ye tek taraflı müdahale hakkı veren Garantörlük sorununda düğümleniyor.
Yunanistan ve GKRY, Garantörlük anlaşmasının sonlandırılması ve adanın askersizleştirilmesini talep ederken bir diğer garantör ülke olan İngiltere Kıbrıs’ta mevcut iki egemen üssü ile kendisini garanti altına aldığı için bu konuda sessizliğini koruyor.
GKRY, adadaki nüfus dengesi nedeniyle (yüzde 80 Rum, yüzde 20 Türk) “sıfır asker-sıfır garanti” talebinin gerçekleşmeyeceğini gördüğü için prensipte KKTC’nin de karşı çıkmadığı günün koşullarına uyarlanmış formüller üretiyor.
Bu formüllerden birincisi AB’nin, diğeri ise BM Güvenlik Konseyinin BM Şartnamesinin 7’nci bölümü kapsamında garantörlüğü ve adada çok uluslu güç konuşlandırılması.
Yunanistan ve GKRY’nin (Kıbrıs Cumhuriyeti) AB üyesi, Türkiye’nin ise AB dışında olması nedeniyle birinci formülün kabul görmeyeceğini düşünen Anastasiadis “ölümü gösterip sıtmaya razı etmek” taktiği ile BM Güvenlik Konseyi kartını masaya sürmeye hazırlanıyor.
Ancak “Dünyanın beşten büyük olduğunun” Türkiye’de en yetkili kişi tarafından defalarca seslendirildiği dikkate alındığında KKTC ve Kıbrıs Türk halkı, BM Güvenlik Konseyi Daimi üyelerinin varlığı tartışmalı insaf ve vicdanlarına herhalde terk edilmeyecektir.
Hele bu üyelerin aralarındaki görüş farklılıkları ve çıkarlarını koruma refleksi ile Veto kartını sıklıkla masaya sürdükleri anımsandığında..
Kaldı ki Rum tarafı varılan mutabakata karşın daha şimdiden yeni koşullar ileri sürmeye başlamıştır. Bu koşullar ve Anastiadis’in KKTC’ye bakışını belirleyen “merdi Kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler” örneği açıklamaları ile Cuma günü devam etmek üzere…
Gazetevatan
-
Fransa’da hükümet düştü
-
Fikri derinlik, fikri takip ve basın emekçileri… (1)
-
Jake Paul ile Mike Tyson’a rövanş maçı için 700 milyon dolar teklif edildi
-
Basılı yurt dışı harç pulu dönemi bitiyor: 1 Ocak’ta yeni dönem başlıyor
-
Scholz, Alman barış gücü birliklerinin Ukrayna’ya gönderilmesine karşı çıktı
-
Ukrayna’nın NATO üyeliği konusunda ‘fikir birliğine’ varılamadı
HABER LİSTESİ
-
01
Fransa’da hükümet düştüHükümet, bütçe için Marine Le Pen’in aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) partisinin desteğini alamayınca çöktü. Çarşamba günü Michel Barnier, solcu Yeni Halk Cephesi (NFP) ittifakı ve aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) partisinin güçlerini birleştirerek kendisini güvensizlik oylamasıyla düşürmelerinin ardından Beşinci Cumhuriyet’in en kısa süre görev yapan başbakanı oldu. Barnier hükümeti, gensoru önergesini destekleyen 331 oyla […]
-
02
Fikri derinlik, fikri takip ve basın emekçileri… (1)Neşe Doster nesedoster@yahoo.com Bu yazımı 2 bölümlük bir yazı dizisi olarak kurguladım. Yıllardır aralıksız yazdığım, “Tanyeri” sitesinin yayın yönetmeni Sn. Cahit Kılıç ne der bilmiyorum. Ama ben içimden gelenleri, kalemime dökülenleri yazmaya çalıştım. Sabrınıza teşekkür ederek iyi okumalar… Yazıma başlarken! Mesleğine emek veren, gönül veren, gözdağına göz yummayan, kalemini satmayan, döneme göre pozisyon almayan, basın […]
-
03
Jake Paul ile Mike Tyson’a rövanş maçı için 700 milyon dolar teklif edildi* 58 yaşındaki Mike Tyson’ın AT&T Stadyumu’nda Jake Paul’a karşı ringe çıkıp tartışmalı bir şekilde oybirliğiyle alınan karar sonucunda yenilmesinden bir ay sonra Suudi Arabistan Genel Eğlence Kurumu yöneticisi Turki Alalshikh, Mike Tyson’a karşı rövanş maçını kazanması durumunda Jake Paul’a 700 milyon dolar vereceğini duyurdu. Suudi Arabistan, Jake Paul’a rövanş maçına çıkması ve 3 dakika […]
-
04
Basılı yurt dışı harç pulu dönemi bitiyor: 1 Ocak’ta yeni dönem başlıyorGelirler İdaresi Başkanlığı, basılı yurt dışı harç pulu uygulamasının 1 Ocak 2025’te sona ereceğini duyurdu. Türkiye’den yurt dışına çıkışlarda alınan basılı harç pulu uygulaması 1 Ocak 2025’te sona eriyor. Yeni uygulamada, yurt dışına çıkış harcı ödemeleri dijital vergi dairesi, havalimanındaki vezneler veya anlaşmaları bankalar üzerinden yapılacak. Peki yurt dışı çıkış harcı ne kadar? Yurt dışı çıkış harcı ne kadar […]
-
05
Scholz, Alman barış gücü birliklerinin Ukrayna’ya gönderilmesine karşı çıktıAlmanya Şansölyesi Olaf Scholz, Kiev ile Moskova arasında bir ateşkes sağlanması halinde Ukrayna’daki askerden arındırılmış bölgeye barış gücü askerlerinin gönderilmeyeceğini açıkladı. Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, 16 Aralık’ta yapılacak güven oylaması öncesinde Çarşamba günü Federal Meclis’te milletvekillerinin sorularıyla karşı karşıya kaldı. Alman lider, Dışişleri Bakanı’nın ateşkes üzerinde anlaşmaya varılması halinde askerden arındırılmış bir bölgede barış gücü konuşlandırılabileceğini söylemesine […]