SICAK DOMATES KOKULU MONŞER DİPLOMASİSİ VE KIRIM’DA MEZAR TAŞLARI

Buğra Alpgiray

Sayın Cumhurbaşkanımız, mezar taşlarımızı okuyamamaktan şikâyetçiydi;

Kırım’da mezarlara bir şey oluyor.  Birileri mezarlarımızı açıyor. Kemiklerimizi bırakıyor sanmayın ne mezar taşı bırakıyor ne kemiklerimizi…

Mezar taşlarını okuyamıyoruz…

Çünkü ne mezarımız kaldı ne kemiklerimiz…

***

Sıfır sorun politikasında da son noktadayız.  Rusya yapar, biz domatesimizi satarız…

Antalya bizim vatanımız der…  Biz domatesimizi satarız…

Dışişleri Bakanımız açıklama yapmış:

“Rusya ile ilişkilerimizi bozmalarına müsaade etmeyeceğiz”

Biz, mezar taşları, ölülerin kemikleri,  bir milleti yerinden oynatsalar,  yine de ses etmeyeceğiz.

Bu diplomasiye ancak domates sulama diplomasisi denir.

***

Devlet yönetmek domates sulamaya benzemez.

Hatırlarsınız devletlerin “kırmızı çizgileri” vardır.

Üzerine basarak yürünülen…

Hani bunlar bizim “kırmızı çizgilerimiz” diyeyim üzerine basıldığında ancak ayıp ediyorsunuz denilen…

***

Mezar dediğin nedir ki?  Koca Osmanlı’yı Suriye toprağından çıkarıp arkamıza baka baka naklederiz!

Mezar taşlarını okuyamadığımıza ah eder.  Sonra Osmanlıca yazılı mezarlardan Osmanlı kemiklerini dahi alıp kaçarız…

***

Sayın Cumhurbaşkanımız defalarca nakletti.  “Mezar taşları geçmişimizdir.  Mezar taşları bizi tarihe bağlayandır.  Mezarlarımız dünümüzdür.  Mezarlarımız tapumuzdur. Mezarlarımız tarihe düştüğümüz notumuzdur.”

Hatırlar mısınız, Kerkük işgal edildiğinde ilk tapu daireleri tahrip edildi. İlk nüfus daireleri yakıldı. İlk Mezar taşları söküldü…

***

Kırım’da mezarlarınıza tahrip ediliyor.

Kırım’da geçmişimiz siliniyor.

Kırım’da tapularımız gasp ediliyor.

Düştüğümüz notlar tarihimizden siliniyor.

Artık eski yazı ile okuyacak arkadaşımız bile kalmayacak…

***

Sayın Cumhurbaşkanım doğru söylüyor.

Doğru söylüyor da niye dış İşleri Başkanı ayrı telden çalıyor?..

Zannederim dış işlerinin klasik monşer kafasından  etkileniyor.

Bu monşer zihniyet, Balkanlardan,  Kırım’dan, Arap yarımadasından,  Orta Asya’dan Türk ve İslâm silinirken Hep kafasını deve kuşu gibi toprağa gömdü.

Bu Monşer zihniyet, İslâm’ın bayraktarlığını yapmış koca Osmanlı’nın sonunu getirdi.

Bu Monşer zihniyet, Avrupa Türklüğünü hep yalnız bıraktı…

Tam milli bir Dış İşleri politikamız oldu diye sevinirken yine o monşer zihniyet…

Yine sıcak domates diplomasisi…

Dışişlerine giren monşer mi oluyor?

***

Yoksa o deve kuşu sendromu bakana kadar mı sirayet ediyor?

Sayın Bakanım,

Sayın Cumhurbaşkanım,

Kırım’da mezar taşlarımız sökülüyor.

Kırım’da toprağa gömdüğümüz kemiklerimiz,  tarihe düştüğümüz notlarımız, tapularımız tahrip ediliyor.

Yeni nesiller mezar taşları bile okuyamayacak…

Bırakın taşları mezarlarımız bile olmayacak…

70 yaşında dedeler tutuklanıyor Kırım’da.

İnsanlar kayboluyor her gün…

İnsan hakları ve ihlalleri ayyuka çıkmış durumda.

Sıcak domates kokulu monşer diplomasisine yeter!

Dışişleri artık kafasını gömdüğü kumdan çıkarsın.

Kimse size Rusya ile ilişkileri kaldırın atın demiyor.

Abdülhamit Diplomasisi yapın yeter!..