Ünlülerin köyü Kakaç’ta Yoksulluk çiçekleri açmış
Mustafa Küpeli
mustafakupeli36@gmail.com
Baba evlada bir bağ bağışlamış, evlat babaya bir salkım üzüm vermemiş diye meşhur bir söz vardır. Bu sözü şu şekle çevirsek hata etmiş olmayız herhalde, köylerimiz bize bir dünya bağışlamış biz köylerimize bir kuru üzüm çekirdeğini çok görmüşüz.
Dünyaya geldiğimiz, doğup büyüdüğümüz, suyundan havasından beslenerek hayata karıştığımız köylerimize geri dönüp ne var ne yok diye bakmamak adetten sayılır oldu. Yaşanan sıkıntılı hayatı çocukların bakışlarından bile okuyabileceğiniz, hayvanların bile fukaralıktan nasip alıp kederli ve ruhsuz dolaştıkları köylerin, büyükşehirlerdeki mensuplarının imkan ve makamlarının büyüklüğünü düşündükçe, bir gazeteci olarak, bir şarkıda geçtiği gibi “batsın bu dünya” demekten insan kendini alamıyor.
Festival dolayısıyla ziyaret ettiğimiz Kars İli Arpaçay İlçesi Kakaç Köyünde yokuş yukarı yürürken bir kadın “gel oğlum gel, sen gazetecisin, sana çok önemli şeyler anlatayım” diye seslendi. Bu köy sahipsiz, yolu yok, okulu yok, hoca evi yok, minare yok, mezarlığın duvarı yok. Sınırda yaşıyoruz, dikili bir bayrağımız bile yok. Türk köyü mü, Ermeni köyü mü gören karıştırır.
Köyün yukarısında 2 oyla muhtarlığı kaybetmiş Ayfer Çapan seslendi Gazeteci gazeteci! Erkekler bu köyü yönetemiyor kadın eli değmeden bu köy adam olmaz” diye dertlerini dökmeye başladı.
Bu köye on beş yirmi yılda bir gazeteciye zor denk gelebileceğini bilmenin de etkisi vardı bu dertleşmede. Kakaç’ın tepesine çıkarken biri daha tedirgin adımlarla yanıma yaklaştı ve bana bir şeyler anlatmaya başladı. “Bu köyün meralarının paraları çar çur ediliyor. Muhtar devletin yaptığı suya sahip çıkıyor. Suyun dışında bu köye hizmet konusunda bir çivi çakan olduysa aha kerpeten vereyim gelsin çıkarsın götürsün” diye serzenişte bulundu.
Kuzu Tepesinden Kakaç Köyünün resimlerini çekerken yanıma biri başkası daha yaklaştı ve şunları söyledi: “Ay Gardaş! Muhtar ve azalar senin yanına niye gelmiyor biliyor musun? Yaptıkları bir hizmet olmadığı için, sana anlatacakları da bir şeyleri olmadığı için gelmiyorlar, hoş geldin bile diyemiyorlar. Ama gece iki koyun kestiler, kime kestiklerini inlarsın.Konuştuklarımız aramızda kalsın, yoksa bana zulüm ederler. Köyde bir tek dolmuş var o da muhtarın. Eğer sana dediklerimi duyarsa beni bir daha arabasına bindirmez. Bu yüzden Köylü korkusundan konuşamaz. Bu köyde sorun çok. Hoca evi için çimento alındı, kimse ilgilenmedi, çimentolar taşlaştı, diğer malzemelerin akıbeti beli değil” deyince üzüntümü bir kat daha arttırdı.
Bir ara yanıma bir çoban geldi. Ona “Kakaç” kelimesinin anlamını sordum. Kuru ot demekmiş. Ben oradayken aylardan Temmuz olduğu için her taraf yemyeşildi. Otlar kuru değildi ama anlaşılan bu köyün kaderi yeşermemişti, solmuştu.
Kakaç’ın yamaçlarından Kuzu Tepesine baktım. Kayalıkların arasında yoksulluk ve çaresizlik çiçekleri açmıştı. Kakaç Köyünü çıkarken yanıma yaklaşan bir teyze; “Ay gazeteci gitme dur, bu meret Kakaç’ın yolu benim ciğer paremi elimden aldı” dedi. Köyde kime denk gelseniz bir derdi, bir hikayesi vardı. İki gözü iki çeşmeydi. Ağlayarak ağıt yakmaya başladı. ” Ocağı sönsün, yurdu yuvası yıkılsın, sebep olanın ocağı sönsün” diye ağıt yakıyordu. Anlatacağı şeyi boğazı ağlamaktan düğümlenince anlatamadı. Yanımda Kakaç Derneğinin Kurucu Başkanı Erol Kırım vardı. Teyzenin niye ağladığımı ona sordum. Niye ağlıyor, kime beddua ediyor, dedim. Kırım olayı anlatmaya başladı: “Bu teyzenin oğlu Bidal üniversite öğrencisiydi. İstanbul’da okudu, kış ayında annesini ziyarete gelmişti. Hastalandı. Yollar kapalı olduğu için at kızağıyla hastaneye götürülürken Sarı Yokuş’ta kızak battı. Oğlu kızakta can verdi. Teyze o gün bugündür her sabah kalkar ağıt yakar, oğlumun ölümüne sebep olanların ocağı sönsün diye ağıt yakar.” Kadın gözyaşları arasında, birkaç cümle ekleyebildi: “Bu köyün sahibi yoktur. Köy yolunda gençler ölmeyecek, gençler okuyacaklar, büyük adam olacaklar ve bu köyün yolunu onlar yapacaklar. Köyümüzün İstanbul’daki gençlerine selam söyle” diyebildi. Köyü çıkarken de bir grup kadınla karşılaştım “Onlar da ay gazeteci gardaş. Bu köyün derneği bile hesap sormadı ama biz bu köyün gençlerine güveniyoruz” dediler.
Köye sahip çıkması gereken önemli isimler var: Başta Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr.Gürbüz Çapan olmak üzere, Prof. Dr. Zihni Papakçı, İstanbul Opera ve Balesi Müdürü Tarık Çakar, Beyin ev Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erol Taşdemiroğlu, Güneş ve Solar Enerji Uzmanı Ersoy Taşdemiroğlu, ABD Pentagon Üyesi Selver Taşdemiroğlu ve diğer sözü sazı dinlenen, eli oraya uzanabilen, Kakaç köyünün kara talihini düze çıkarma gücü ve imkanı olabilen herkesin bireyler yapması lazımdır. Unutmayalım ki, bizi büyütenlerin küçülmesi, nihayetinde bizi de küçültür.
-
Beyrut’tan yoğun patlama sesleri geliyor
-
Sorumluluk sorunlarla mücadeleyi gerektirir…
-
Lider Galatasaray Alanya karşısında tek golle kazandı
-
Trump: Başkan olduğum gibi orduyu ‘woke’ generallerden kurtaracağım
-
Antalya’da nostalji tutkunları Yeşilçam Festivali’nde buluştu
-
Aşırı sağcı liderler Kuzey İtalya’da Lig Partisi mitingi için bir araya geldi
HABER LİSTESİ
-
01
Beyrut’tan yoğun patlama sesleri geliyorİsrail ordusu, Lübnan’ın başkenti Beyrut’a Pazar gecesi yoğun hava saldırıları düzenledi. Yerel medya hafta sonu gerçekleşen saldırıları şu ana kadarki en şiddetli saldırılar olarak tanımladı. Beyrut’un güneyindeki saldırılar sonucunda yoğun patlama sesleri geldi. Gelen görüntülerde, hava saldırılarından sonra ikincil patlamalar olduğu görülüyor. İsrail ordusu, bu saldırılarda Hizbullah’a ait silah depolarının vurulduğunu söyledi. İkincil patlamaların da […]
-
02
Sorumluluk sorunlarla mücadeleyi gerektirir…Neşe Doster nesedoster@yahoo.com Dert ve sorun çok olunca; toplumsal sorumluluğu, ülkeye yönelik tasası, gençler için hayalleri, gelecek için amacı, doğa için duyarlığı olanların mücadele alanı da, eylem çeperi de, hayata geçirmeyi düşündükleri de genişliyor. Sırayla gidersek! Dünya genelinde uzun süredir barış, refah, istikrar sözcüklerine mesafeliyiz. Yaraya derman, derde çare, soruna çözüm bulmada kararsızız. Yüreğe gömülmüş, […]
-
03
Lider Galatasaray Alanya karşısında tek golle kazandıLigin lideri Galatasaray, milli ara öncesi son maçında seyircisi önünde Alanyaspor’u tek golle mağlup etti. Avrupa’dan puan kaybıyla dönen sarı kırmızılılar RAMS Park’ta Yunus Akgün’ün tek golüyle kazanarak liderliğini korudu. Trendyol Süper Lig’de 8. hafta mücadelesinde Galatasaray’ın konuğu Aytemiz Alanyaspor oldu. Avrupa Ligi’nde RFS deplasmanında büyük şok yaşayarak berabere ayrılan ‘yorgun’ Aslan Corendon Alanyaspor karşısında […]
-
04
Trump: Başkan olduğum gibi orduyu ‘woke’ generallerden kurtaracağımBaşkanlık seçimlerine 32 kalmış iken, Donald Trump Kuzey Karolina’da miting düzenledi. Trump, Biden’ın vaktinin çoğunu plajda uyuyarak geçirdiğini ve orduyu wokeism’den kurtacağını açıkladı. Eski ABD Başkanı Donald Trump, Kuzey Karolina’da düzenlediği bir kampanya etkinliğinde, İsrail’in Demir Kubbe hava savunma sistemine olan hayranlığını dile getirerek, ABD için de benzer bir sistem kurulmasını istediğini belirtti. Trump, “Demir Kubbe’yi seviyorum, […]
-
05
Antalya’da nostalji tutkunları Yeşilçam Festivali’nde buluştuAntalya’da 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, Yeşilcam Festivali gerçekleştirildi. Antalya’da düzenlenen ‘Yeşilçam Festivali’nin ilk gününde sahne gösterileri ve yazlık sinema izleyicilerin beğenisine sunuldu. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nce 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali ile eş zamanlı olarak Karaalioğlu Parkı’nda düzenlenen festivalin ilk günü renkli görüntülere sahne oldu. Sihirbaz ve sahne sanatları gösterilerinin gerçekleştiği festivalde katılımcılar Yeşilçam usta […]